Tecavüzcüler Şehri Yeni Delhi Günlerim ve Stock Görüntülerim

Tecavüzcüler Şehri Yeni Delhi Günlerim ve Stock Görüntülerim

Çok fazla görüntü çekmedim delhi’de sadece Red Fort ve ve Qutub Minar’da çektim, görüntüleri buradan izleyebilirsiniz. (tripod’da yasaktı, sağa sola hatta yere koyarak sabitledim çoğu kere)

.

https://www.youtube.com/watch?v=UeWcEVot720

.

.

Delhi’de CouchSurfing’den daha önceden tanıdığım bir arakdaşın yanında kalacaktık. Onla kamboçya’da tanımıştım, bi kaç yeri beraber dolaşmıştık. İyi biriydi, onda kalacaktık ama ona gidişimiz biraz olaylı oldu.

Delhi’deki Uzun İlk Gece

Jaipur’u saat 1 gibi terkettik, yol 3 şeritli otoban gibi yolmuş ki hindistanın en iyi yolu olduğunu söylüyorlardı. Normalde 200km-250km falan bir yol, 3-4 saate varıyormuş otobüs. klimalı falan iyi de bir otobüstü. Ama yolda o kadar çok kamyon trafiği vardı ki,delhiye varışımız gece yarısı 12’yi geçti!

Yoldayken kalcağımız kızla telefonda konuştuk evinin ertesi gün erken kalkıp işe gitmesi gerekiyordu, çok yoğun ve yorgundu (-ki oraya varınca gördük hakkaten yalan değil) mecburen ilk gece bir otelde kalacaktık.

Bize ucuz backpacker otellerinin olduğu yeri söyledi, neyin ne kadar tutacağını söyledi, tamam dedik.

Delhi’ye vardık, Taksi (tuk-tuk) binecez, şöförlere sokak ismi söylüyorum, hangi otel diyor. otel değil bii bu sokağa götür diyorum ısrarla hangi otel diyor.

Otellerden deli gibi komisyon alıyorlar, delhinin şöförleri baya şerefsiz bu otel konusunda, internette de pek çok yazı görebilirsiniz bu konuda. Senden otel ismi alırlar, seni dönüp dolaştırıp kendi anlaşmalı olduğu otele götürürler. (%50 komisyon alıyorlar) Ondan otel motel değil bizi şu sokağa götür diyorum (mekanın adı pahangang’dı yanlış aklımda kalmadıysa) 30 tane şöför gecenin 1’inde direk bizi çembere aldılar. Epey de ot kokoin falan da içmişler, gözlerden belli.

Neyse sonra biri kabul etti sadece sokağa götürmeyi, ama adamın bakışlar da hiç tekin değil. Bindik gidiyoruz, GPS çok mühim böyle durumlarda, GPS’ten takip ediyoruz doğru yolmu diye, adam hakkaten doğru yoldan gidiyordu, iyi dedik. Ben o sıra indikten sonra adamı nasıl başımızdan defetceğimi düşünüyorum, çünkü bunlar taksiyi (tuk-tuk’u) kapatıp bizimle gelip otele yerleşene kadar beklyorlar genelde -ki bu sayede komisyon alıyorlar-

Yolda bi tane “guest house” yazısı gördüm, hemen yanında da McDonlad’s. Acaip özlemiştik McDonald’s’ı nerdeyse 2 aydır yemiyorduk güzel bi hamburger. GPS’ten baktım yakındayız da. Şöförü durdurdum, burda incez dedim. Adam şaşırdı etti, bir tomar laf söyledi konuştuğumuz ücretten fazlasını koparmak için. Otele yerleştirme ümitleri vardı adamın, ama hazırlıklıydık.

Gecenin 1’i demedik, girdik yedik bir güzel yedik hamburlerleri, çok iyi geldi. Sonra 15-20 dakka kadar yolda yürüdük. Her yerde evsizler kaldırımlarda yatıyordu. Hep yoldan yürümemiz gerekti. Dakka başı da taksici durup sizi götüreyim diyordu. en az 30 şöför durdu, sordu. Biraz sakat gibi gözükse de yollar polis doluydu, çok tedirgin olmadan ilerledik.

Vardığımız yer de tam izmir basmane tarzı bir yerdi. Ucuz otel = Kerane denklemli bir yer burası. Ucuz olduğundan bizim gibi backpacker’lar pek sallamadan kalıyor, epey turist doluydu mekan. Ama ışıklı mışıklı içeride disko tipler tam keraneci 🙂

Wikipedia’da da yazan bir muhit, arkadaş da orayı söylediği için, güvenlik konusunu çok sallamadan yürüdük, tek tek otel odası baktık. 7-8 yere sorduktan sonra, hem penceresi hem duşu, hem tuvaleti olan bi oda bulduk (-ki güzel de bir yerdi bulduğumuz) Geceyi orda geçirip, sabah ayrıldık, arkadaşın eve geçtik.

Goa’dan beri yaklaşık 2 aydır hiç eve girmemiştim. Çok iyi hissettim şöyle bir ev rahatlığı olunca. Arkadaş epey yoğun çalıştığından pek birlikte takılamadık, akşamdan akşama 1-2 saat muabbet edebildik o kadar.

Çin Vizesi Başvurusu

Çin vizesine başvurduk, olmadı. Bir tomar belge istediler, Gün gün nereye gideceğini nerede kalacağını planlamanı istiyorlar. Bir de biz katmandudan nepal’e gitmeyi planlıyoruz dedim, onu sadece Nepal’den başvurabilirsin kara yolu için hindistan’dan başvuramazsın dediler.

Ayrıca tibet’e tek başına langır lungur dolaşmana izin vermiyorlarmış, illa bir tur ile gitmen gerekiyormuş. O da acaip pahalı (bu satırları katmandudan yazıyorum, bugün katmanduda sorduğum yer en ucuz 1.000$’den başladığını söyledi) o sebeple Çin’i biraz askıya aldık.

Delhi ve Tecavüz Olayları

McDonald’s’larda falan genelde ingilizce gazete oluyordu ve göz attığımda tecavüz olaylarıyla ilgili pek çok haber çıkıyordu. tek tek de tecavüz etmiyorlar, 5’er 10’ar tecavüz ediyorlar.

Söylediklerine göre 1.000 civarında toplu tecavüz davası varmış ve bir tomar da tespit edilemeyen durumlar olmuş.

İnsanlar büyük eylemler yapıyorlar, tecavüzcülere idam cezası istiyorlar.

Müslüman – Hindu arasında da tartışmalara yol açabiliyor konu, çünkü tecavüz olaylarını yapanların büyük çoğunluğu Müslümanlarmış. Ama hindistanda insanlar müslüman – hindu tartışmasından geçmişte epey zarar gördüklerinden yeniden dinsel ayrışmalara pek girmek de istemiyorlar. Bir şekilde uyum hallerini sürdürüyorlar.

Genel Olarak Delhi Şehri

Delhi’yi ben daha tarihi bir şehir olarak bekliyordum. Udaipur’u Jaipur’u gördükten sonra, Delhi çok güzel bir şehirdir muhtemelen demiştim.

Ama çok vasat bir şehirdi, yani binalarında pek bir numara yoktu, şehir dokusu falan yalan. Vasat bir büyükşehir, hiç görmesem bir şey eksilmezdi muhtemelen.

Taj Mahal Delhi’de Değil 200km ötedeki Agra’da

Bir de genel olarak insanlar Taj Mahal’i Delhi’de sanırlar (ben de önceleri öyle biliyordum) ama Delhi’de değil 200 km ötedeki Agra şehrinde.

Haliyle biz de Delhi’den sonra oraya geçtik.